Arkadaşlar merhaba,
2-3 haftadır işlerimin yoğunluğu nedeniyle foruma girmeye fırsatım olmadı.
Konu başlığından da anlaşılacağı üzere, bir serzeniş söz konusu.
Ben doğma büyüme İstanbul da yaşayan, işi gücü burda olan biriyim ve yaptığım işi başka bir ilde yapma olasılığım yok.
İstanbul da yaşayanların bu özetleyeceğim duruma gülerek " ah be kardeşim, dur kanayan yaramıza tuz basma " dediğini duyar gibiyim.
İstanbul tabiki güzel memleket ama bir o kadar da yaşaması zor bir memleket.
İstanbul da arabasını seven ve dikkat etmeye çalışan sizler, bizler gibi insanlar için de çok büyük zorluklar var.
Trafiği ayrı dert.
Yolların berbat hendek yuvası oluşu ayrı dert.
Park problemi ayrı dert.
Kural bilmeyen maganda sürücüleri ayrı dert.
Bunlar gibi yüzlerce şey yazarım da, şimdi daha fazla baymayayım sizi.
Aracımı sıfır aldım ve sizlerin de sayesinde edindiğim bilgilerle çok güzel bir çeyiz ile yıkama, cilalama vs bakımı için en ince ayrıntısına kadar titizlikle uygulamaları yapmaya çalışıyorum.
Fakat aynı hafta içinde işyerinin önünde arkadaki araç park halindeki aracımın tamponuna sürtüp boyasını çıkarmış.
Ardından bugün bir hastaneye ziyarete gittik, ve normalde hayatta yanımda araç varsa yanyana park yapmam, ama hastane de mecbur kaldım çektim, çıktığımda korktuğum başıma gelmişti, kapımda göçük olmuş ve boyası kalkmış, düşünün yandaki hayvan kapısını nasıl açıp çarptıysa artık.
Ve inanın eve geldiğimde bütün detay malzemelerinin hepsini çöpe atasım geldi.
Dünya malına asla değer veren biri değilim. Tabiki Allah beterinden esirgesin cümlemizi.
İnanın kendim gitsem biryere sürtsem bu kadar gücüme gitmez.
Duygularımı birçoğunuz çok iyi anlamıştır eminim.
Uzun lafın kısası dostlar, bu memlekete bu kadar detay dı, iyi arabaydı çok fazla...
En güzeli alcan bi tane dandik bi araç çarpıyorlarmı, üstüne kedimi çıkıyor, kuş mu sıçıyor ne olursa olsun.
Vesselam.
Sürçü-lisan eylediysem affola.
Hayırlı kazasız belasız günler dilerim.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
2-3 haftadır işlerimin yoğunluğu nedeniyle foruma girmeye fırsatım olmadı.
Konu başlığından da anlaşılacağı üzere, bir serzeniş söz konusu.
Ben doğma büyüme İstanbul da yaşayan, işi gücü burda olan biriyim ve yaptığım işi başka bir ilde yapma olasılığım yok.
İstanbul da yaşayanların bu özetleyeceğim duruma gülerek " ah be kardeşim, dur kanayan yaramıza tuz basma " dediğini duyar gibiyim.
İstanbul tabiki güzel memleket ama bir o kadar da yaşaması zor bir memleket.
İstanbul da arabasını seven ve dikkat etmeye çalışan sizler, bizler gibi insanlar için de çok büyük zorluklar var.
Trafiği ayrı dert.
Yolların berbat hendek yuvası oluşu ayrı dert.
Park problemi ayrı dert.
Kural bilmeyen maganda sürücüleri ayrı dert.
Bunlar gibi yüzlerce şey yazarım da, şimdi daha fazla baymayayım sizi.
Aracımı sıfır aldım ve sizlerin de sayesinde edindiğim bilgilerle çok güzel bir çeyiz ile yıkama, cilalama vs bakımı için en ince ayrıntısına kadar titizlikle uygulamaları yapmaya çalışıyorum.
Fakat aynı hafta içinde işyerinin önünde arkadaki araç park halindeki aracımın tamponuna sürtüp boyasını çıkarmış.
Ardından bugün bir hastaneye ziyarete gittik, ve normalde hayatta yanımda araç varsa yanyana park yapmam, ama hastane de mecbur kaldım çektim, çıktığımda korktuğum başıma gelmişti, kapımda göçük olmuş ve boyası kalkmış, düşünün yandaki hayvan kapısını nasıl açıp çarptıysa artık.
Ve inanın eve geldiğimde bütün detay malzemelerinin hepsini çöpe atasım geldi.
Dünya malına asla değer veren biri değilim. Tabiki Allah beterinden esirgesin cümlemizi.
İnanın kendim gitsem biryere sürtsem bu kadar gücüme gitmez.
Duygularımı birçoğunuz çok iyi anlamıştır eminim.
Uzun lafın kısası dostlar, bu memlekete bu kadar detay dı, iyi arabaydı çok fazla...
En güzeli alcan bi tane dandik bi araç çarpıyorlarmı, üstüne kedimi çıkıyor, kuş mu sıçıyor ne olursa olsun.
Vesselam.
Sürçü-lisan eylediysem affola.
Hayırlı kazasız belasız günler dilerim.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi